Abdest ve Temizlik

 

Dua etmek ve Tanrı’nın Sözü’nü okumak, bizi kutsal Tanrı’nın huzuruna getiren eylemlerdir. Bu nedenle Yahudilik’ten beri dua etmeden ve Tevrat’ı okuyup incelemeye başlamadan önce temizliğe çok dikkat edilir. Bazı dinler bu konuda o kadar ileri giderler ki, gereği gibi temizlenmemenin duayı geçersiz kılabileceğini söylerler. Bu gerçekten de doğru mudur?

Abdest, yani nasıl yapılacağı kesin olarak tanımlanmış dinsel temizlik, Tanrı’nın önünde kabul edilmemizi ve dualarımızın duyulmasını sağlar mı?

Dinsel kirlilik sürekli karşımıza çıkar. Ama kirliliğin arkasında ne yatar? Peygamber Davud Mezmur 51:1-10’daki duasında bunu açıklar:

Ey Tanrı, lütfet bana, sevgin uğruna; sil isyanlarımı, sınırsız merhametin uğruna.

Tümüyle yıka beni suçumdan, arıt beni günahımdan. 

Çünkü biliyorum isyanlarımı, günahım sürekli karşımda.

Sana karşı, yalnız sana karşı günah işledim, Senin gözünde kötü olanı yaptım. Öyle ki, konuşurken haklı, yargılarken adil olasın.

Nitekim suç içinde doğdum ben, günah içinde annem bana hamile kaldı.

Madem sen gönülde sadakat istiyorsun, bilgelik öğret bana yüreğimin derinliklerinde.

Beni mercanköşkotuyla arıt, paklanayım, yıka beni, kardan beyaz olayım. 

Neşe, sevinç sesini duyur bana, bayram etsin ezdiğin kemikler.

Bakma günahlarıma, sil bütün suçlarımı. 

Ey Tanrı, temiz bir yürek yarat, yeniden kararlı bir ruh var et içimde.

 

Burada bizi Tanrı’nın önünde neyin kirli yaptığı açıkça görülür. Dışkı, idrar ya da bir kadının uzun saçları değil. Gaz kaçırmak ya da kadının adetli olması değil. Hayır!

Bizi Tanrı’nın önünde kirli yapan şey günahtır: adam öldürmek, zina etmek, hırsızlık, yalan söylemek, bizim için önemli olan başka şeyleri Tanrı’nın üstünde tutmak ve benzeri şeyler. Bu konuda daha fazla bilgiyi Kutsal Kitap’ta Çıkış 20. bölüm ile Yasanın Tekrarı 5. bölümde 10 Emir’de bulabiliriz.

Asıl bu gibi şeyler bizi Tanrı’nın önünde kirli kılar, öyle ki Tanrı artık bizi kabul edemez. Ve bu gruba biz hepimiz giriyoruz. Hiç kimse hayatı boyunca yüzde yüz günahsız kalabilmiş değildir, ama Tanrı bizden tam da bunu bekler. (Matta 5:48: “yetkin olun”)

Kendimizi yıkamamız, vücudumuzu keselememiz ya da kendimizi cezalandırmamız hiç fayda sağlamaz. Bu dünyada günahlarımızı temizlememizi sağlayacak hiçbir temizlik maddesi yoktur. Bu kirliliği, bu günahı kazıyarak çıkarabilceğimiz hiçbir nesne yoktur.

 

Markos 7:20’de İsa Mesih bizi gerçekte neyin kirli yaptığını şöyle diyor:

‹‹İnsanın dışında olup içine giren hiçbir şey onu kirletemez. İnsanı kirleten, insanın içinden çıkandır.›› 

İsa kalabalığı bırakıp eve girince, öğrencileri O’na bu benzetmenin anlamını sordular.

O da onlara, ‹‹Demek siz de anlamıyorsunuz, öyle mi?›› dedi. ‹‹Dışarıdan insanın içine giren hiçbir şeyin onu kirletemeyeceğini bilmiyor musunuz?

Dıştan giren, insanın yüreğine değil, midesine gider, oradan da helaya atılır.›› İsa bu sözlerle, bütün yiyeceklerin temiz olduğunu bildirmiş oluyordu.

İsa şöyle devam etti: ‹‹İnsanı kirleten, insanın içinden çıkandır.

Çünkü kötü düşünceler, fuhuş, hırsızlık, cinayet, zina, açgözlülük, kötülük, hile, sefahat, kıskançlık, iftira, kibir ve akılsızlık içten, insanın yüreğinden kaynaklanır.

Bu kötülüklerin hepsi içten kaynaklanır ve insanı kirletir.››

 

Geriye bizi kirlilikten ve günahtan gerçekten özgür kılarak kutsal Tanrı’nın önünde kabul edilmemizi sağlayacak olan temizlik maddesinin ne olabileceği sorusu kalıyor. Bizi temizleyecek olan şey, kir çözücü bir madde, iyi işler (sevaplar) ya da kişisel çabalar değildir. Bunun senin ve benim için çözümü bir kişidir. Bu kişi bizi temizler. Bu kişinin bizi temiz kılma gücü vardır. İnsan olarak dünyaya gelen Tanrı’nın kendisi bizim kirliliğimizi taşıdı, Tanrı’nın kirliliğe olan öfkesini kendi üzerine aldı. Sadece O yüzde yüz ve devamlı temizliği sunar: İsa Mesih.

 

O’nun hakkında İbraniler 1:3’te şöyle yazar:

Oğul, Tanrı yüceliğinin parıltısı, O’nun varlığının öz görünümüdür. Güçlü sözüyle her şeyi devam ettirir. Günahlardan arınmayı sağladıktan sonra, yücelerde ulu Tanrı’nın sağında oturdu.

 

İsa Mesih sayesinde tekrar tertemiz olabiliriz. Günahlarımızı bir duayla O’na samimi olarak itiraf edersek ve bizim için çarmıhta öldüğüne iman edersek, bir kereliğine ve sonra her gün yeniden tam bir temizliğe kavuşmuş oluruz: 1. Yuhanna 1:7

Ama O ışıkta olduğu gibi biz de ışıkta yürürsek, birbirimizle paydaşlığımız olur ve Oğlu İsa’nın kanı bizi her günahtan arındırır.

 

Biz de senin için bunu diliyoruz sevgili okuyucumuz! Çünkü önemli olan, duamız kabul edilsin diye dua ederken temiz olmak değildir. Önemli olan, sonsuz yaşama sahip olmak ve cennete gidebilmektir.